Supraventriküler taşikardi, kalbin üst kısmından kaynaklanan ve aniden başlayıp aniden sona eren hızlı kalp atışlarına neden olan bir ritim bozukluğudur. Hayati risk çoğu zaman taşımaz, ancak sık ataklar yaşam kalitesini düşürebilir. Supraventriküler taşikardi atakları birkaç saniye sürebileceği gibi, bazen saatler hatta günlerce devam edebilir.
Ani başlayan SVT ataklarının tedavisinde genellikle damardan uygulanan adenozin ile ritim hızla normale döndürülebilir. Atakların tekrarını önlemek içinde ilaçlar düzenli olarak kullanılabilir. Ancak ilaç tedavisine rağmen ataklar devam ediyorsa, kateter ablasyon işlemiyle ritim bozukluğuna neden olan elektriksel yol kalıcı olarak ortadan kaldırılabilir. Ablasyon, SVT hastalarının büyük kısmında (%95 ve üzeri) etkili ve kalıcı bir çözüm sunar.
- Supraventriküler Taşikardi Nedir?
- Supraventriküler Taşikardi Belirtileri Nelerdir?
- Supraventriküler Taşikardi Neden Olur?
- Supraventriküler Taşikardi Türleri Nelerdir?
- Ne Zaman Tıbbi Yardım Alınmalıdır?
- SVT Tedavi Edilmezse Ne Olur?
- SVT Nasıl Teşhis Edilir?
- Supraventriküler Taşikardi Tedavisi Nasıldır?
- SVT Nasıl Önlenir?
Supraventriküler Taşikardi Nedir?
Supraventriküler taşikardi veya kısaca SVT, aniden başlayan ve dakikada 150-250 gibi hızlı kalp atışlarına neden olan bir kalp ritim bozukluğudur. Kalbin elektriksel sistemindeki bir aksaklığın neden olduğu SVT, ani başlayan ve yine aniden sona eren çarpıntı atakları ile kendini gösterir. Bunun yanı sıra, baş dönmesi, göğüs ağrısı ve nefes darlığı gibi belirtiler de eşlik edebilir. Ataklar, birkaç saniye sürebileceği gibi saatlerce de devam edebilir.
Stres, aşırı alkol tüketimi, kafein veya bazı ilaçlar SVT’yi tetikleyebilir. Ancak herhangi bir tanımlanabilir tetikleyici olmadan da ortaya çıkabilir. Yapısal kalp hastalıkları (örneğin, kalp kapak hastalıkları) ve doğuştan gelen elektriksel anormallikler de (WPW, Uzun QT, Kısa QT sendromları) SVT’ye neden olabilir.
Supraventriküler Taşikardi Belirtileri Nelerdir?
Supraventriküler taşikardi belirtileri kişiden kişiye önemli ölçüde değişebilir. Bazı kişiler hafif hisler yaşarken bazıları daha şiddetli belirtilerle karşılaşabilir.
SVT belirtileri:
- Göğüste hızlı bir çırpınma veya vurma hissi
- Ani başlayıp ani sonlanabilen çarpıntı atakları
- Nefes darlığı
- Baş dönmesi veya sersemlik hissi
- Bayılma (senkop)
- Kaygı veya panik hissi
- Göğüs ağrısı veya rahatsızlık (özellikle eşlik eden koroner arter hastalığı varsa)
Eğer hastada kalp yetersizliği, koroner arter hastalığı veya kalp kapak hastalığı gibi eşlik eden rahatsızlıklar bulunuyorsa, bu belirtiler daha şiddetli seyredebilir ve hastanın yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilir.
Supraventriküler Taşikardi Neden Olur?
Supraventriküler taşikardi (SVT), kalbin üst odacıklarındaki elektriksel sinyallerin bozulmasıyla ortaya çıkar. Bu bozukluk, genellikle stres, aşırı kafein, alkol veya sigara gibi tetikleyicilerden kaynaklanabilir. Tiroid hastalıkları, elektrolit dengesizlikleri (örneğin potasyum veya magnezyum düşüklüğü) ve kalp hastalıkları da SVT’yi başlatabilir. Bazı kişilerde doğuştan gelen anormal elektrik yolları (aksesuar yollar) suçludur ve bu durum genç yaşta bile görülebilir. Bazen belirli bir neden olmadan da ataklar başlayabilir.
SVT nedenleri:
- Doğuştan kalp kusurları
- Kalp krizi sonrası oluşan yapısal değişiklikler
- Kardiyomiyopati (kalp kası hastalıkları)
- Stres ve kaygı
- Kafein, sigara ve yasa dışı madde gibi uyarıcılar
- Hormon değişiklikleri (hamilelik, menopoz)
- Hipertiroidizm (tiroid bezinin aşırı çalışması)
- Elektrolit dengesizlikleri (özellikle potasyum, magnezyum ve kalsiyum düzeylerinde anormallikler)
- Bazı ilaçlar (ör. dekonjestanlar, beta-agonistler)
- Genetik yatkınlık
Supraventriküler Taşikardi Türleri Nelerdir?
SVT, kalbin elektrik sistemindeki benzersiz mekanizmaları ve kökenleri ile karakterize edilen birkaç farklı alt türü kapsar. Bunlar şunlardır:
AVNRT (AV Nodal Reentran Taşikardi)
AVNRT, kalbin elektrik sistemindeki bir hata nedeniyle AV düğümde bir “döngü” oluşmasıyla ortaya çıkan bir ritim bozukluğudur. Supraventriküler taşikardilerin en sık görülen türü olan AVNRT, kadınlarda erkeklere oranla daha yaygındır.
AVRT (Atriyoventriküler Reentran Taşikardi)
AVRT, kulakçıklar ve karıncıklar arasında normalde olmaması gereken fazladan bir iletim yoluna bağlı oluşan SVT türüdür. Bu yol elektriksel bir kısa devreye neden olur. Her elektriksel döngü bir kalp atışına yol açar ve kişi yine düzenli bir çarpıntı hisseder.
AVRT genellikle ekstra bir elektrik yolunun mevcut olduğu Wolff-Parkinson-White sendromu gibi durumlarla ilişkilidir. AVNRT’ye benzer şekilde, AVRT de aniden ortaya çıkabilir ve stres veya kafein tüketimi gibi faktörler tarafından tetiklenebilir.
Atriyal Fibrilasyon (AF)
Atrial fibrilasyon (AF), kalbin üst odacıkları (atriyumlar) arasındaki elektriksel iletim bozukluğundan kaynaklanan yaygın bir ritim bozukluğudur. Bu durumda, atriyumlar düzensiz ve çok hızlı bir şekilde kasılır, normalde olduğu gibi düzenli bir şekilde atmazlar. Sonuç olarak, kalbin pompalama verimliliği azalır ve kanın kalp içinde düzgün bir şekilde akışı bozulur.
Atriyal Flutter
Atriyal flutter, kalbin üst odacıklarında (atriyumlarda) görülen düzenli ama çok hızlı bir ritim bozukluğudur. Normalde kalp, düzenli bir elektriksel sinyalle uyumlu şekilde atar. Ancak atriyal flutterda, atriyumlar içinde bir elektriksel döngü oluşur ve bu, odacıkların dakikada 250-350 kez kasılmasına neden olur.
WPW (Wolff-Parkinson-White) Sendromu
WPW sendromu, doğuştan var olan, kalpte normalde bulunmayan fazladan bir elektriksel iletim yolu bulunan bir durumdur. Bu fazla yol, aksesuar yol veya Kent bağı olarak bilinir. Aksesuar yol, atriyumlar ile ventriküller arasında, normalde olmaması gereken bir bağlantıyı oluşturur ve bu yol, kalpteki elektriksel iletiminin hızlanmasına neden olur.
Atriyal Taşikardi (AT)
Atriyal taşikardi, kulakçıkların içindeki bir odak veya elektriksel döngüden kaynaklanır. Hasta düzenli veya düzensiz bir çarpıntı hisseder. Daha dirençli olma eğilimindedir.
Nodal Taşikardi
Nodal taşikardi, atriyum ve ventrikül arasındaki AV nod isimli bölgeden kaynaklanan bir SVT türüdür. Aşikar bir sebep olmadan olabileceği gibi, ilaçlara bağlı olarak yada kalp ameliyatlarından sonra da görülebilirler.
Ne Zaman Tıbbi Yardım Alınmalıdır?
Supraventriküler taşikardi (SVT) belirtileri her zaman ciddi olmayabilir, ancak bazı durumlarda tıbbi yardım almak önemlidir. Eğer hızlı kalp atışları sık tekrarlıyor veya uzun süre devam ediyorsa, mutlaka bir doktora başvurulmalıdır. Bunun yanı sıra, aşağıdaki belirtiler SVT’nin daha ciddi bir duruma işaret edebileceğini gösterebilir:
- Göğüs ağrısı veya baskı hissi
- Nefes darlığı
- Baş dönmesi veya sersemlik hissi
- Bayılma veya bayılacak gibi hissetme
- Hızlı kalp atışları sırasında halsizlik veya yorgunluk
Bu semptomlar, SVT’nin kalbin pompalama işlevini etkileyebileceğini veya altta yatan bir kalp hastalığının olabileceğini gösterebilir. Ayrıca, eğer belirtiler dinlenmeyle düzelmiyor veya günlük yaşamı etkiliyorsa, gecikmeden bir kardiyoloğa başvurulmalıdır. Ani ve ciddi belirtiler (örneğin göğüs ağrısı veya nefes darlığı) ise acil tıbbi müdahale gerektirir ve en yakın acil servise gidilmelidir.
SVT Tedavi Edilmezse Ne Olur?
Supraventriküler taşikardi (SVT) tedavi edilmezse, genellikle ciddi komplikasyonlara yol açmasa da bazı riskler taşıyabilir. Sık ve uzun süreli ataklar kalp yorgunluğuna neden olabilir, bu da kalp kasını zayıflatarak kalp yetmezliğine zemin hazırlayabilir. Nadiren, kan basıncında ani düşüşler bayılmaya veya dolaşım bozukluğuna yol açabilir. Tedavi edilmediğinde yaşam kalitesini düşüren çarpıntı, nefes darlığı ve halsizlik gibi belirtiler de devam edebilir. Bu yüzden, SVT’nin kontrol altına alınması önemlidir.
SVT Nasıl Teşhis Edilir?
Supraventriküler taşikardi (SVT) teşhisi için hekim önce belirtilerinize (mesela çarpıntı, nefes darlığı) ve geçmişinize bakar. Sonra EKG ile kalp atışlarınız kontrol edilir. Eğer atak anında EKG çekilemezse, Holter monitörü denen bir cihazla gün boyu ritim takip edilir. Bazen de kalbin içini incelemek için elektrofizyolojik çalışma yapılabilir.

Supraventriküler Taşikardi Tedavisi Nasıldır?
Supraventriküler taşikardi (SVT) tedavisi, hastanın semptomlarına, atakların sıklığına ve ritim bozukluğunun türüne göre planlanır. Hafif ve seyrek görülen ataklar genellikle vagal manevralarla kontrol altına alınabilir. Bu manevralar, vagus siniri üzerinden kalp hızını yavaşlatmayı amaçlar ve evde uygulanabilecek basit tekniklerdir. Vagal manevraların etkili olmadığı durumlarda ise acil serviste adenosin gibi ilaçlar kullanılarak ataklar sonlandırılabilir. Adenozin, AV düğüm üzerinden iletimi geçici olarak durdurarak SVT atağını genellikle saniyeler içinde sonlandırır.
Ancak uzun vadede kalıcı çözüm arayan hastalar için en etkili tedavi yöntemi kateter ablasyonudur. Bu işlem, kasık damarından girilerek kalpte SVT’ye neden olan elektriksel odakların bulunması ve radyofrekans enerjisi ya da kriyoterapi (soğuk enerji) ile bu alanların ortadan kaldırılması esasına dayanır. Kateter ablasyonu, SVT’nin çoğu türünde %95’in üzerinde başarı oranına sahiptir ve işlem sonrası hastalar genellikle aynı gün ya da ertesi gün taburcu edilir.
Ablasyon, özellikle ilaç tedavisiyle kontrol altına alınamayan, ilaçların yan etkilerinden rahatsız olan veya genç yaşta olup uzun süreli ilaç kullanmak istemeyen hastalarda birinci tercih olarak önerilir. Ayrıca WPW sendromu gibi ani kardiyak ölüm riski taşıyan bazı özel durumlarda da erken dönemde ablasyon yapılması hayat kurtarıcı olabilir.
İlaç tedavisi ise daha hafif veya nadir ataklar yaşayan hastalarda tercih edilebilir. Beta blokerler, kalsiyum kanal blokerleri ve bazı antiaritmik ilaçlar kullanılarak kalp hızı kontrol altına alınabilir. Ancak bu ilaçlar genellikle geçici bir rahatlama sağlar ve zamanla etkisini kaybedebilir. Bu nedenle, kalıcı ve etkili bir çözüm isteyen çoğu hasta için kateter ablasyonu öne çıkan tedavi seçeneğidir.
SVT Ablasyon Başarı Oranları
SVT ablasyon, anormal kalp atışlarına neden olan dokuların ısıtılması veya dondurulması işlemidir. Çoğu hastada kalıcı çözüm sağlar (%95 ve üzeri) ve sıklıkla ilk seçenek olarak önerilir. AVNRT ve AVRT gibi türlerde başarı oranı %98-99. Atriyal taşikardi ve atriyal flutter için ise %95’in üzerindedir.
SVT Nasıl Önlenir?
Supraventriküler taşikardi (SVT) ataklarını önlemek için yaşam tarzı değişiklikleri ve sağlıklı alışkanlıklar benimsemek önemlidir.
- Stres, SVT’nin en yaygın tetikleyicilerinden biri olduğu için yoga, meditasyon veya derin nefes egzersizleri gibi gevşeme tekniklerini düzenli olarak uygulamak stres seviyesini azaltabilir.
- Kafein, alkol ve nikotin gibi uyarıcı maddeler kalp ritmini olumsuz etkileyebilir ve SVT riskini artırabilir. Bu nedenle, bu tür maddelerin tüketimini sınırlamak veya tamamen bırakmak faydalı olacaktır.
- Sağlıklı bir yaşam tarzını desteklemek için dengeli bir diyet ve düzenli egzersizle kilo kontrolü sağlanmalıdır. Fazla kilo, SVT gibi aritmilere yatkınlığı artırabilir.
- Yeterli ve kaliteli uyku almak da önemlidir. Yetersiz dinlenme ve yorgunluk, SVT ataklarını tetikleyebileceği için uyku düzenine dikkat edilmelidir.
- Elektrolit dengesini korumak da kalp sağlığı açısından kritik bir rol oynar. Düzenli su tüketimi ve potasyum ile magnezyum gibi elektrolitler açısından zengin bir diyet, kalp ritminin düzenli çalışmasına yardımcı olabilir.
- Yüksek tansiyon, tiroid sorunları veya diğer kalp hastalıkları gibi altta yatan durumların tedavisi ve kontrol altına alınması, SVT ataklarını önlemede önemli bir rol oynar.
Bu önlemler, hem SVT’nin sıklığını hem de şiddetini azaltmada etkili olabilir. Ancak, kişisel risk faktörlerinin belirlenmesi ve doğru bir tedavi planı oluşturulması için kardiyolog değerlendirmesi gereklidir.
Referanslar: Referans-1 Referans-2